Veritabanı
ÖZET
Osmanlı’da genel manada üretim tüketim ilişkileri, özel olarak da ticaret ve zanaat faaliyetleri hiçbir zaman sadece ekonomik nitelikli faaliyetler olarak görülmemiştir. Geleneksel Osmanlı zihniyetinde bu tür faaliyetler ekonomik olduğu kadar aynı zamanda ahlaki, dini ve hatta askeri nitelikte faaliyetlerdir. Bu anlayışın temelinde Abbasîler döneminde teşekkül eden fütüvvet anlayışı vardır. Fütüvvet anlayışı, Osmanlı coğrafyasında daha özel formuyla Ahilik olarak şekillenmiştir. Ahiler, toplumsal bir yardımlaşma ve dayanışma anlayışının etkisiyle şehir ve kasabalarda yoğun faaliyetler yürüterek özellikle kuruluş döneminde Osmanlı devletinin şekillenmesinde önemli işlevler üstelenmişlerdir. Bölgenin asayişini temin, bazı bölgelerde mahalli idareyi yürütme, iktisadi işleri düzenleme ve çeşitli sanat ve meslekleri gerçekleştirme gibi Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıllarında oldukça önemli bir dizi sorumluğu yerine getirmişlerdir. Takip eden yüzyıllarda ise, Anadolu’nun tamamının fethini takiben Balkanlar’a ve Kırım’a yönelerek en küçük yerleşim birimlerine kadar uzanan bir örgütlenme üzerinden faaliyetlerine devam ettiler. 16 yüzyıldan itibaren de Osmanlı lonca sisteminin tüm faaliyetlerini kontrol eden bir yapıya dönüştü. Ahiliğin temsil ettiği ahlaki, dini ilkelerle şekillenen ve faaliyetlerini sürdüren lonca sistemi 17. yüzyıldan itibaren tüm Osmanlı kentlerindeki çalışan nüfusun neredeyse tamamım kapsayacak kadar kapsamlı ve sistematik işleyen bir teşkilat haline geldi. Dolayısıyla altı yüzyılı aşan uzun bir süre çok büyük coğrafyada egemen olan Osmanlı Devleti’nin güç ve iradesinin şekillenmesinde Ahiliğin önemi büyüktür. Ancak Osmanlı sistemindeki çözülme ile lonca sistemindeki çözülme birbirine bağlı şekilde gerçekleşmiş ve 19. yüzyıl itibarıyla sistemin işleyişi amacı gerçekleştiremez hale gelmiştir.
Anahtar Kelimeler: Ahilik, Osmanlıda Esnaf Teşkilatı, Yeniçeri Esnafı
ABSTRACT
During the Ottoman period, production-consumerism relations, in general, and trade and craft activities, in particular, were never perceived only as economic activities. Such activities, in the traditional Ottoman mind, were not only economic but at the same time they were activities with moral, religious, and even military implications. There is the Turkish-Islamic guild idea that emerged during the Abbasid period in the foundation of this ideology. Turkish-Islamic guild conception, which is a more special form, was shaped as the Ahi order guild in the Ottoman geography. With the impact of social help and solidarity idea, Ahi guild carried out major activities in cities and towns, and assumed important functions in the formation of the Ottoman state, particularly during the rise of the empire. They also realized a series of very significant responsibilities during the rise of the empire such as providing the public order in an area, maintaining the local authority in certain places, regulating the economic affairs, and providing certain craft and vocational activities. In the following centuries, however, after the complete conquest of Asia Minor, they continued their affairs through getting organized even in the smallest dwelling units in the Balkans and Crimea. It transformed into a structure which controls all activities of the Ottoman guild system after the sixteenth century. The guild system, which is represented by the moral and religious principles shaped by the Ahi order and maintains its activities, had become a more comprehensive and systematically working organisation containing nearly all of the working population in all Ottoman cities in the seventeenth century. Thus, the Ahi order has a major importance in the formation of the power and authority of the Ottoman Empire, which was the sovereign of a vast geography for more than six centuries. Nonetheless, the dissociation of the Ottoman system and the disintegration of the guild system were unbreakably intertwined and the function of the system had undone its purpose by the nineteenth century.
Keywords: Ahi Order, Organization of Craftsmen in the Ottoman, Janissary Craftsmen
Yazar: Celalettin VATANDAŞ, Saniye VATANDAŞ