Veritabanı
ÖZET
Tarih boyunca devlet yöneticileri ve ilim adamları, ülkelerindeki sanat, ticaret ve çeşitli meslek dallarını, kendi deǧer yargılarına göre örgütlemek için sürekli bir çaba içerisinde olmuşlardır. Bu sayede ülkelerinde sanatı,ticareti ve ihtiyaç duyulan çeşitli meslek kollarını geliştirmeyi, ülke kalkınmasını gerçekleştirmeyi, güçlü, kalkınmış ve müreffeh bir ülke olmayı amaçlamışlardır.
Hz. Peygamber ve onun saadet asrında da ticaretin, ekonomik ve sosyal hayatın Kur’ân’ın öngördüǧü ahlâkla bütünleştirilmesi öncelik olmuştur. Allah’tan korkma (haşyet), Allah’a ve O’nun buyruklarına karşı saygılı olma (takvâ), onun buyruklarını yerine getirme (itaat ve ibadet), Allah’ın hoşnutluǧunu kazanma (rızâ), hesaba çekilme (muhasebe) gibi anlamları ifade eden ayetler, bu ayetler doǧrultusunda Hz. Peygamberin ortaya koyduǧu örnek yaşantı ve onun öǧretisi ile yeni bir hayat modelinin öncüsü olan sahabenin davranışı, bu bütünleşmenin en güzel örneǧidir.
Köken itibariyle Kur’ânî referanslar ile Hz. Peygamber ve sahabe uygulamalarına dayanan îsâr ahlâkı, bu ahlâk çerçevesinde gelişip temellenen fütüvvet anlayışı, bu anlayışla örgütlenerek bir teşkilat halini alan ahilik, sanat, ticaret ve mesleǧin, olgun kişilik, ahlâk ve doǧruluǧun iç içe girmiş bir alaşımıdır.
Fütüvvetten ilk söz edenlerin Câfer-i Sâdık, Fudayl b. İyaz, Ahmed b. Hanbel, Sehl b. Abdullah et-Tüsterî, Cüneyd-i Baǧdâdî gibi âlim ve mutasavvıfların olduǧu söylenmiştir. Abbasî Halifesi Nasır li Dînillah, Şiha-büddîn Sühreverdî’nin de yardımı ile, günden güne bozulan siyasi ve sosyal düzeni yeniden tesis etmek için fütüvvet ehlini teşkilatlandırıp siyasi otoriteye baǧlı bir kurum haline getirmiştir. Mecdüddin İshak, Muhyiddin İbnü’l- Arabi, Evhadüddin Kirmani ve Şeyh Nasirüddin Mahmud el-Hûyî (Ahi Evran) gibi âlim ve mutasavvıflar ise Anadolu Selçuklu Sultanları I. İz- zeddin Keykavus, Alaeddin Keykubat ve GıyaseddinKeyhüsrev’in yardım ve teşvikleriyle Anadolu’da ahiliǧi hem yaymış, hem de teşkilatlandırıp geliştirmişlerdir. Böylece ahilik, önce Selçuklular sonra da Osmanlılar döneminde sosyal ve ekonomik hayatın işleyişinde, iş, sanat ve ticarette etkili olmuş, meslek erbabının yetiştirilmesinde önemli rol oynamış, kendi iç dinamiǧi ile oluşturduǧu ilke ve prensiplerle ekonomik ve sosyal hayatın işleyişine önemli katkılarda bulunmuş bir iş ve meslek örgütü haline gelmiştir
Yazar: Dr. Öǧr. Üyesi Durmuş ARSLAN