Veritabanı
Özet
XIII. yüzyıl Anadolu’sunda tasavvuf tarihi açısından önemli bir kaynak olan Şemseddîn Ahmed Eflâkî’nin Menâkibu’l-’Ârifîn adlı eseri, Anadolu coğrafyasında yer alan Ahîler ve Ahî teşkilatı hakkında bize kıymetli bilgiler aktarmaktadır. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin torunu Ulu Ârif Çelebi’nin hizmetinde bulunan Ahmed Eflâkî, Ulu Ârif Çelebi’nin Anadolu ve Azerbaycan coğrafyasında yapmış olduğu seyahatlere katılmıştır. Bu seyahatlerde özellikle Anadolu’daki birçok Ahî’den bahseden Ahmed Eflâkî’nin Menâkibu’l-’Ârifîn adlı eseri, Ahîlik tarihi için incelenmeye değer bir kaynak eser olarak karşımıza çıkmaktadır. 1242 tarihinde meydana gelen Kösedağ savaşından sonra merkezi Tebriz olan İlhanlı yönetimine Anadolu coğrafyasının dâhil olduğunu görmekteyiz. Anadolu’ya İlhanlı merkezinden atanan devlet adamları, Türkiye Selçuklu yönetimini zaman içerisinde etkisiz bir hale getirmeyi başarmışlardır. Anadolu’da bulunan Türkler için bu zaman diliminde siyasî, iktisadî ve manevî açıdan bir boşluk mevcut idi. Bu coğrafyada Ahîler, bu siyasî boşluğu doldurmak için yoğun bir çaba sarf etmişlerdir. Bu dönem içerisinde Moğol tahakkümü altında bulunan Anadolu’nun ictimaî, iktisadî ve fikrî bağlamda ayakta kalmasında Ahîlerin büyük bir etkisi olmuştur. Ulu Ârif Çelebi ve Ahmed Eflâkî tarafından seyahat edilen coğrafyalarda etkin bir şekilde yer alan Ahîlere Menâkibu’l-’Ârifîn adlı eserde özellikle yer verilmesi oldukça dikkat çekicidir. Çalışmamızda, dönemin siyasî ortamını da göz önünde tutarak Şemseddîn Ahmed Eflâkî’nin bahsettiği Ahîleri, Menâkibu’l-’Ârifîn’nin bakış açısına göre aktarmaya çalışacağız.
Anahtar Sözcükler: Menâkibu’l-’Ârifîn, Ahîlik, XIII. Yüzyıl, Moğol Tahakkümü.
Abstract
Şemseddin Ahmed Eflaki’s work called Menakibu’l Arifin which is an important source in terms of sufi history in the XIII century Anatolia gives us very valuable information about the Akhis and Akhi community which took place in the Anatolia geography. Ahmet Eflaki who was in the service of Ulu Arif Çelebi who was the grandson of Mevlana Celaleddin-i Rumi attended the journeys Ulu Arif Çelebi realized in Anatolia and Azarbeijan geographies. In these journeys, Şemseddin Ahmed Eflaki’s work called Menakibu’l Arifin which mentions a number of Akhis stands as an impor- tant source valuable enough to be analyzed for the Akhi’s history. Following the Kosedag war which broke out in 1242, we see that the Ilkhanid mana- gement whose adminsrative centre was Tabriz had the Anatolia geography.
The statesmen who were appointed from the Ilkhanid adminstrative centre to the Anatolia territory managed to make Turkey’s Seljuk’s management be inffective in the course of time. For the Turks in the Anatolia, this period meant lack of political, financial and spiritual situation. In this geography, the Akhis tried very much to fill this political gap. During this period, the Akhis had an important effect for the Anatolia people to survive in the context of economic and idea when the Anatolia was under the Mongolian dominance. It is very remarkable that the Akhis were highly mentioned in the work called Menakibu’l Arifin in the geographies which Ulu Arif Çelebi and Ahmed Eflaki went to and where they had significant effect. In our study, considering the political situation of the period, we will try to express the Akhis whom Şemseddin Ahmed Eflaki mentioned accor- ding to the viewpoint of Menakibu’l Arifin.
Keywords: Menâkibu’l-’Ârifîn, Akhis, XIII. Century, Mongolian Dominance.
Yazar: Dr. Öğr. Üyesi Özkan DAYI